Gerginliğin üst seviyede olduğu tek sektör siyaset değil elbette. Bir onun kadar sıcak, bir onun kadar da dertli olan bir sektör daha var: Dershanecilik.
Dershaneler, bu sezona çok farklı bir şekilde merhaba dediler. Bangır bangır yapılan seviye tespit sınavları yerini sessizce yapılan imtihanlara bıraktı. Çünkü kanuna göre son yılları bu yıl. Eğitim dünyamızda ismi dershane olan bir kurum Eylül 2015’te kalmayacak.
Kafalar karışık…
Canlar sıkkın…
Endişeli bir bekleyiş hâkim. Ne olacak, nasıl olacak soruları kafalarda ve gönüllerde kırılmaya ve gerilmeye yol açıyor.
Büyük sıkıntıyı çekecek olanların başında dershane sahipleri geliyor. Yıllarca emek verip tabiri caizse ilmek ilmek işleyip bugüne getirdikleri ticari eserleri belki de son zamanlarını yaşıyor. Bunca alın teri, gelecek ile ilgili kurulan hayaller mazide kalmak üzere…
Çalışanlar için de durum pek farklı değil. “Bu sene son sene” düşüncesi her ne kadar istenmese ve dillendirilmese de ciddi performans kayıplarına neden olacak. Yılın sonuna doğru bu duygusal kopmalar zirve yapacak. Birçok çalışan beklenen son yaklaştıkça, doğal olarak kendine başka bir iş veya başka bir çıkış kapısı arama telaşına düşecek.
Bir de siyasete bakan yönü var bu işin. Yaşananlardan sonra olası iki yol çıkıyor karşımıza. Mevcut seçimlerden ciddi bir oy kaybı yaşamadan çıkmış bir AKPARTİ ilk ve güçlü ihtimal. Bu durumda kapanmanın kaçarı yok. Bazı kesimlerde dillendirilen diğer ihtimal de iktidarı kaybetmiş bir AKPARTİ.
AKPARTİ kaybetse de, birileri AKPARTİ ‘nin kaybetmesi için birilerine kapanmama taahhüdü verse bile bu kapanmanın önüne geçilmeyecektir. Dershanelerin kapatılması meselesinin çok yönlü olduğunu düşünenlerdenim. Kapatılma projesi hükümetin değil, devletin bir projesidir. Bu nedenle olası bir iktidar değişimi, görülen hükümeti değiştirse bile bu kararı değiştirmeyecektir. İster AKPARTİ olsun ister bir başka parti, sonuç aynıdır.
Bu cümlelerimi iddialı bulabilirsiniz. Hemen ispat edeyim.
Müsaadenizle…
Mevcut atışma, hatırlarsanız dershane üzerinden başlamıştı. Esasında devam ede gelen, halkın pek bilmediği bir çekişme, dershane argümanı ile açıktan yapılır olmuştu. Çok geçmişte kalmadı bu günler. Biraz düşünürseniz hatırlayacaksınız. Dershane ile yatıp dershane ile kalktığımız günleri diyorum…
Ya şimdi nerede kaldı dershane meselesi?
Dershane sahiplerinin ticari kariyerleri güven altına alındı mı ki?
Çalışanların durumları ne olacağı sizce neden 2 ay öncesi gibi manşetlerde değil?
Evet…
Gündemden düşeli çok oldu…
Hele hele, daha sonra yaşananlar, bir daha aynı dozda gündem olma ihtimalini de tamamen ortadan kaldırdı.
Gündemden düşmesi kapatılacağının ispatıdır.
Sonrasında yaşananlar, geri dönüşün olmayacağını gösteriyor anlayanlara…
Sözün özü;
her yönüyle zor,
her yönüyle sıkıntılı,
her yönüyle yıpratıcı bir yıl bekliyor bizleri…
Allah hepimize sabır ve anlayış versin…