Rahmetin yeryüzüne sağnak sağnak yağdığı bu mübarek Ramazan ayında, yüreklerimizi dağlayan, bizi insanlığımızdan utandıran hadiseler yaşıyoruz. İslam coğrafyası yine alev alev yanıyor. Müslümanlar zalimin elinde inim inim inliyor. Buna mukabil İslam devletleri yaşanan zulümleri durdurma adına hiçbir caydırıcı ve somut adım atamıyorlar. Müslümanların bu acziyeti karşısında zalim, pervasız bir şekilde zulmünü arttırdıkça arttırıyor. Bir yanda, Irak’ta, Suriye’de, Arakan’da Müslüman kanı akmaya devam ederken, öte yanda İsrail zalimi, Ramazan demeden kutsal ay demeden, çoluk çocuk ayırt etmeden Filistin’de masum insanların üzerine bomba yağdırıyor.
Şimdi Ey Müslüman; Zalimler bu zulmü ne ilk defa yapıyorlar, ne de son olacak. Sen hamasi ve faydasız nutuklar atacağına dön bir kendi muhasebeni yap. Neden hak dine mensup olan ve asırlarca dünyaya ilim, irfan ve medeniyeti öğreten, adaletle hükmederek dünyaya nizam veren Müslümanlar bugün bu kadar zelil durumda. Evet dön bunun muhasebesini yap ve bugünkü haline yan ey Müslüman.
Yıl 1969, yer Kudüs’te Alemlerin sultanı peygamber efendimizin miraca yükseldiği, İslamın ilk kıblesi Mescidi Aksa, Yahudi askerleri mescidin mahremiyetini ihlal ederek bu kutsal mabede giriyorlar ve büyük bir yangın çıkarıyorlar. O gün İsrail başbakanı olan Golda Meir, daha sonra verdiği bir mülakatta, yüreğimize hançer gibi saplanan şu sözü söylüyor. “ O gece sabaha kadar korkudan uyuyamadım. Zannediyordum ki Müslümanlar dört koldan İsrail’e girecekler. Lakin sabah oldu ve korkulan olmadı. O zaman anladım ki biz dilediğimizi yapabiliriz. Zira bu ümmet uyuyan bir ümmettir.” Şimdi anladın mı ey Müslüman yanma vaktidir.
Bugün Filistin’e saldırarak göz göre göre insanlık suçu işleyen İsrail’in pervasızlığının arkasında, bir avuç olmalarına rağmen, dayandıkları siyasi ve ekonomik gücün büyüklüğü ve İslam dünyasının içine düştüğü zillettir. İçine düştüğün bu zillete ne kadar yanarsan azdır ey Müslüman.
İlk emri Oku olan ve ilim öğrenmeyi farz kılan bir dinin mensubu olan Müslümanlar, okuma emrini birbirlerinin canına okuma olarak anlayıp zelil duruma düşerken, müslümanda olması gereken ilim aşkına sahip gayrı Müslimler ve özellikle Yahudiler ilimde kat ettikleri mesafenin verdiği güçle bugünkü saltanatlarını inşa ettiler. Son yüzyıl içinde 104 yahudi bilim adamı, bilim alanında Nobel almış. Müslümanlar birbirleriyle uğraşırken dünyada, Yahudiler yetiştirdikleri bilim adamları, siyasetçiler ve ekonomistler eliyle gücü ellerine geçirmişler. Allahın Kur’an da lanetlediği bir millet çalışarak bu güce ulaşırken, sen halen cehaletinin içinde debelenmeye devam ediyorsun. Evet bu zelil durumuna yan ey Müslüman.
Yapılan araştırmalara göre yüzde doksan dokuzu Müslüman olan Türkiye’de Kur’anı anlayarak okuyanların oranı yüzde beşi bulmuyor. Hal böyle olunca içi boş slogan Müslümanlığı rağbet görüyor. Sırf namaz kıldığı, İslami söylemler geliştirdiği ve hamasi nutuklar attığı için, yapılan hırsızlıkları, yolsuzlukları, yenilen kul hakkını ve işlenen hukuksuzlukları görmezden gelip zalime destek veriliyor.
Unutma ey Müslüman evladı Resule en büyük zulümleri reva gören ve bugün lanetle andığın Yezid’de hafızdı ve namaz kılıyordu. Yaptığı zulmü İslam adına yaptığını, ve katlettiği insanların (haşa) hain olduğunu iddia ediyordu. Müceddidi elfi sani yani son bin yılın müceddidi sayılan İmamı Rabani’ye zulm edip zindanlara atan Devrin hükümdarı Selim Cihangir şah da namaz kılan Kur’an okuyan ve İslam adına fetihler yapan bir hükümdar idi. Kendi güttüğü siyasete rıza göstermediği için Dört mezhep imamından biri olan İmam Ahmed bin Hanbeli Ramazanın son on günü sürekli kırbaçlatan ve türlü işkenceler yapan Abbasi halifesi Me’mun da O günkü İslam devletinin halifesi, namaz kılan, Kur’an okuyan hafız bir kişiydi. Mezhep imamımız, Ebu Hanife İmam Azam hazretlerine , İmam Şafii, İmam Malik gibi gönüllerimizin sultanı büyük alimlere türlü türlü zulümleri reva gören devrin halifeleri de namaz kılan Kuran okuyan zatlardı. Hac yapıp Ka’be yi tavaf eden insanlardı. Vel hasıl zalimi, sırf ibadetinden, Kur’an okumasından, Ka’be yi tavaf etmesinden dolayı alkışlamak yaptığı haksızlığı, yolsuzluğu ve hırsızlığı görmezden gelmek, hele bir de yapmışsa yapsın ne olacak ki bundan öncekiler de çaldı birazda bu çalsın, hem çalıyor ama çalışıyor da, bak milletin refah düzeyi yükseldi. Çalıyorsa da helal olsun demek. Zulme, hırsızlığa ortak olmak ve hak katında hesabı verilemeyecek bir vebalin altına girmektir. Bugün bu tavrınla nasıl bir gayyaya sürüklendiğinin halen farkına varamıyorsan evet yanma vaktidir. Yan haline ey Müslüman.
YAN HALİNE EY MÜSLÜMAN
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×