Makale:
Yazdır Facebook'ta Paylaş

                Hep ilk hedeflerden biriydi MHP. Karışık zamanların, zor anların daha da karışması için, karanlık ruhlara ne zaman bir provakatif eylem gerekse, olası ilk adreslerden biriydi.

                Yine kritik bir süreç, yine olaylar ve yine MHP…

                Yaşlısından gencine çok stresli bir seçim süreci yaşadığımızı, daha da önemlisi bu gerginliğin cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar artarak devam edeceğini bildiğimiz halde oldu bütün bu yaşananlar…

                Bir can gitti. Bir beden düştü toprağa gencecik yaşında. Ağıtlar yükseldi binlerce dudaktan uçsuz bucaksız semaya. Yandı yürekler bir kez daha…

                Bir can gitti…

                Artık, Cengiz Akyıldız aramızda değil…

                Ne sebeple olursa olsun kan bulaşmamalı siyasete. Seçim bürolarında, sandık başlarında ölmemeli insanlar. Fikri ne olursa olsun, hangi partiyi desteklerse desteklesin, oy verdi diye can vermemeli bu yurdun evlatları. Kandamlaları olmamalı sandıklarda, tertemiz kalmalı oy pusulaları…

                Bir can gitti…

                 Tanımasam da Akyıldız’ı acını paylaşıyorum Kardeşim. Ona rahmet, sana baş sağlığı diliyorum…

                Ve MHP’nin yine zor bir sınava da çekildiğini görüyorum.

İstenilen:

Senin kızman, bağırman…

 Önce teşkilat disiplinden kopman sonra sel suyu gibi sokaklara akman…

Suçlu diye düşündüğün insanların üstüne yürümen…

“Hele bir çık sen sokaklara, hele bir çık” diye ellerini ovuşturanları görüyorum…

                İstenilen bu…

Senin yapman gereken:

Sakin olman…

Oyun gelmemen…

Teşkilattan kopmaman…

Tepkini meydanlarda, sandıklarda vermen…

Ve MHP’nin bu konuda çok büyük bir şansı var: Devlet Bahçeli…

Bazı söylemlerini zaman zaman keskin bulsam da bu tip kritik zamanlarda çok kritik hamleleri başarıyla uygulamış bir liderdir Bahçeli.

Provoke etmek isteyenler, ülküdaşların hassasiyetlerini çok iyi biliyorlar. İçin içine sığmayan enerjilerini, yaşanan bu elim olaydan dolayı öfkelerini de iyi tahlil ediyorlar.

Hedef insanları sokağa dökmek. Çünkü bir kez sokağa döküldü mü insanlar, geri dönüşü yok. Kimlerle yan yana, kimlere taş attığınızı, molotof salladığınızı siz bile fark etmezsiniz. Ömür boyu yan yana gelemeyeceğiniz insanlarla, daha düne kadar kardeşim dediğiniz kişilerin üstüne birlikte yürürken kendinizi bulduğunuzda, artık  geri dönmek için çok geç olacaktır.

Unutmamalı:  Sel suyuna dümen olmaz.

Sayın Bahçeli’de bu oyunu gördü. Teşkilata, özellikle gençlere sokağa çıkmama talimatı vermesi bundan. Sokakların karanlık, sokakların dipsiz olduğunu söylemesi çok yerinde ve çok manidardır. Saldırıya uğrayan seçim bürosuna bizzat gidip açması, kararlılığını gösterdiği gibi, MHP’nin tavanından tabanına tek yürek olduğunun da ispatıdır.

Devlet Bahçeli’nin bu özelliğini seviyor ve takdir ediyorum. Mesele vatan ve milletin kaderi olunca, günlük politikalara aldırış etmeyen tavrıdır alkışladığım. Bazen kendi saflarından bile “çekingen, korkak, pısırık” gibi ağır ve aşağılayıcı ithamlar gelse bile adı gibi devlet adamlılığını ortaya koymaktadır.

Günlük politikalar yerine, Devlet Ebed-Müddet idealinin gerekliliğini yerine getiren bu yaklaşımı vatan sevdalılarının gönlünde karşılık bulmaktadır. Velev ki o an politik olarak kendi aleyhinde görünse bile…

Ve yine doğrusunu yapmaktadır Bahçeli…

Oyuna gelmemektedir...

Bir evladını kaybettin MHP…

Acın acımızdır.

Başımız sağolsun…

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×